beşiktaş, Antalya’da ikinci yarı mevzilerine girmişken, aynı şehirde düzenlenen bir etkinlikte Antalyaspor başkanı, adeta gider yaparcasına elindeki büyük kıymetin hiç bir yer gitmeyeceğini açıklattı ve bu manzaraya da davetli olan Beşiktaş başkanı tanıklık etti. Tabii ki ardından da kıyamet koptu. Yok Beşiktaş’a ayıp ediliyordu, yok Eto’o’nun ismiyle dalga geçiliyordu, yok Antalyaspor gecen sezonun rövanşını bu gösteri ile alıyordu.
Bu özetten sonra meselenin en can alıcı noktasına gelelim isterseniz. Bu Eto’o henüz 17 yaşını yeni bitirmişken menajeri tarafından İstanbul’a getirilmişti. Yabancı menajerin İstanbul’daki bağlantısı avukat dostum ve adaşım Kemal idi. Bizim Moda’da hâlâ hizmete devam eden berber Süleyman’a gelmişlerdi. Oğlu Murat da askerden yeni dönmüştü yanlış hatırlamıyorsam.
Neyse... Bendeniz de her gün olduğu gibi o gün berbere geldi. Kemal’le sarılıp öpüştük, bana yanındaki menajeri tanıttı, sonra da dükkanın köşesinde elinde çayla oturan bir gariban görüntülü siyahi genci tanıttı. Hayırdır dedim. Kemal, “Dostum bu çok yetenekli bir oyuncu imiş. Benim ortak menajer bunu getirdi. Yaşı henüz 17 oldu. Fenerbahçe’ye önerdik. Cevap bekliyoruz...” Öyle mi dedikten sonra, ben de çayımı içip çıktım. Ertesin gün berbere geldiğimde o siyahi çocuk yine kenarda elinde çayla oturuyordu. Ne oldu dedim bizim
Murat’a... “Abi, Ali Şen başkan kabul etmemiş. Şimdi Deraeğzı’nda bununla mı uğrayacağız demiş. Adamlar gidiyorlar...”
Evet, Eto’o ve menajeri ertesi gün İspanya’ya gittiler. Ve hemen bir gün sonra, Eto’o’nun Mallorca ile anlaştığı haberi geldi. Sonrası ise malum... Barcelona...
Bu birebir yaşadığım öyküyü size neden anlattım. Ey, siz kulüpler; madem ki Eto’o’ya bu kadar hayransınız, onu neden ilk basamağı olan Türkiye’ye, İstanbul’a geldiğinde yanınıza almadınız?
Şayet bunu yapabilen bir kulüp çıkmış olsaydı, şimdi acaba ne kısılırdı değil mi? Falanca takımda oynayan bu büyük oyuncu acaba kaç yıl sonra kaça Barcelona’ya satılırdı?
Siz elinize gelen kaliteli çocukları bünyenizde yetiştirmeyin, geliştirmeyin, etinden sütünden, kemiğinden yararlandıktan sonra da büyük fiyata satmayın, sonra böyle bir yıldız emekliliğine yakın sizleri birbirinize düşürsün.
Buradan bakınca ben, geç de olsa, Antalyaspor’u kutlamak istiyorum. Yaşı ilerlemiş de olsa böyle bir profesyonel ustayı renklerine katmayı akıl etmiştir. Siz büyükler, bari en azından
Antalyaspor’un yerini alabilseydiniz en azından...
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.