Bismillahirrahmanirrahim;
Zamanlar içindeki bazı zamanların, mekânlar içindeki bazı mekânların fazilet ve değerini hepimiz biliriz. Mescid-i Haram (Kâbe) mekânlar içinde en faziletli olanı. Sembolik olarak Beytullah (Allah’ın evi) da denir o kutsal mekâna. Yeryüzünün ilk mescidi ve bütün peygamberlerini uğrak yeri! Ramazan ayı da en mübarek ay. Gecesi ve gündüzüyle her saniyesi feyiz ve bereket dolu! İçinde bin aydan hayırlı Kadir gecesi var. (Kadir, 3) Ramazan ayını böylesine üstün yapan, hak ile batılı birbirinden ayıran Kur’an’ın bu ayda inmesi. (Bakara, 185)
Ramazan ayına Kur’an ayı da denir. Kur’an, Allah’ın son hak dini İslam’ın mukaddes Kitab’ı. Bütün insanlığa gönderildi. Kâinat kitabı. Kuru ve yaş ne varsa onda. (En’am, 59) İçinde hiçbir şüphe barındırmaz. (Bakara, 2) Geçmiş ve geleceğin bütün ilimleri Kur’an’da. Dünya ve ahiret saadetinin esasları da! İslam evrensel. Eksiksiz, kusursuz, tastamam bir din.
Allah, kullarına Kur’an üzerinde “düşünmeye” davet eder. (Nisa, 82; Muhammed, 24) “(Resulüm) Sana mübarek Kitab’ı, ayetlerini düşünsünler ve aklı olanlar öğüt alsınlar diye indirdik.” (Sa’d, 29)
Ayetlerde “düşünme”, “yetedebberûn” kelimesiyle anlatılır. Türkçedeki kullanılışı “tetebbu” şeklinde! “İnceleme, araştırma” anlamında. Rabbimiz düşünerek Kur’an üzerinde çalışma yapmamızı; anlayıp kavrayarak şuuruna varmamızı istiyor.
Ramazan ayı güzel bir fırsat! Feyiz ve bereketinden faydalanarak Rabbimizi, Kitabımızı, Dinimizi, Peygamberimizi sahih kaynaklardan öğrenmeye çalışmak ne büyük hazine!
ÖĞRENME SEFERBERLİĞİ
ELHAMDÜLİLLAH Müslüman bir toplumuz. İslam adına çok eksiğimiz var! Ramazan ayı vesilesiyle bilmediklerimizi öğrenmek, eksikliklerimizi tamamlamak ne güzel olur? Mübarek ay en iyi böyle değerlendirilir, diye düşünüyorum. İslam’ı öğrenme seferberliğini başlatmakla.
İslam, yaşanmak için gönderildi. Öğrendiklerimizi, İslam adına konuştuklarımızı mutlaka hayatımıza yansıtmalıyız. Kur’an’da “salih amel” o kadar çok zikredilir ki! Allah katında derece kazanmak İslam’ı yaşamaya bağlı. “Siz bildiklerinizi yaşarsanız, Allah size bilmediklerinizi öğretir.” (Tirmizi) Kullanılmayan bilgi insana yüktür. Allah Resulü (sav) “Fayda vermeyen ilimden Allah’a sığınır.”(Tirmizi) Allah’tan eşyanın hakikatini olduğu gibi göstermesini ister. (Tirmizi) Salihler, Kur’an’da övülür ve örnek gösterilir. (Nisa, 69) “Salihler” ilmini yaşayan âlimlerdir.
Gündelik telaşlardan kurtularak Ramazan’da geniş bir davet ve irşat faaliyeti başlatılmalı. Toplumumuzun buna ihtiyacı var. Mesleği din hizmeti olan hocalarımızın yükü elbette ağır. Onlar, dini doğru temsil ederek topluma öğretme sorumluluğunu üstlenmişler.
Hocalarımızın görevlerine ilişkin neler duymadık ki! Şimdi onları uygulama zamanı. Kayseri İl Müftüsü Doç. Dr. Şahin Güven, 19. 8. 2016’da Develi’de müftülük personeline şunları anlatmıştı:
“-Namaz kıldırmanın dışında birtakım görevlerimiz olduğunu bilmeliyiz. Her birimiz sadece camimizin değil, mahallemizin imamı olacağız. Doğumundan ölümüne insanımızla iç içe olacağız. Peygamberimiz ne yaptıysa onları yapacağız. İslam’ı anlattığımız gibi, yaşamalı ve tatbik etmeliyiz.”
AKİDEMİZİ ÖĞRENELİM
İMAM HATİPLİĞİN “geçim kapısı” değil, “hizmet kapısı” olduğu sık anlatılır. Görevin bir “emanet” olduğundan, kutsallığından söz edilir. Hocalarımızın hassasiyet gerektiren bir görevi üstlendikleri dikkate alınarak yetiştirilip eğitilmelidir.
Toplumda nice insan aldatıldığından yakınıyor. Hepsi bilgi eksikliğinden! Ya toplumu Allah adına aldatanlar! Darbe girişimi sonrası Diyanet İşleri Başkanımız, “Geç idrak etmenin teessürü içindeyiz” (Diyanet, Ağustos, 2016) demişti. Peki, yeterli tedbir alınıyor mu, dersiniz?
Türkiye FETÖ oturup FETÖ kalkıyor. Tedbir alınmadıktan sonra ah vahların faydası var mı? En büyük tedbir bilgi eksikliğini gidermek!
Darbecibaşı, toplumun Akaid ve Kelâm konusundaki bilgi yetersizliğinden faydalandı. Yanlışları, doğruların arasına titizlikle yerleştirdi. Toplumun büyük çoğunluğu bilgisizliğinin kurbanı oldu. Bilelim ki, ifsat sona ermiş değildir. Çeşitli versiyonlarıyla kıtalar dolaşmaktadır.
Kur’an ilimlerinin ilki Akaid ve Kelâm’dır. İslam’ın şartlarından önce iman esasları gelir. Akaid, bu esasları doğru olarak öğreten ilim dalıdır. Ramazan’ı fırsat bilerek Akaidimizi doğru öğrenmeliyiz. İbadetlerimiz, İslami hayatımız doğru akide, sahih inanç üzerine kurulmalı. Bunları öğrenirsek Ramazan ayını hakkıyla değerlendirmiş oluruz.
Ramazan’da sahur, iftar, oruç, namaz, teravih, mukabele, ilim öğrenmek, itikâf gibi görevlerimizi elbette yerine getireceğiz. Bunları sahih akide üzerine kuracağız. O zaman Ramazan ayı Müslümanın hayat kalitesini yükseltecek; maddi ve manevi pek çok faydaları peşinden sürükleyecektir.
Mübarek ayı, şuurlanmış olarak tamamlamaları niyazıyla tüm okuyucularımızın Ramazan’larını tebrik ederim.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.