Almanya'nın Kiel kentinde GEOMAR Helmholtz Okyanus Araştırmaları Merkezinin yaptığı, sonuçları "Nature" dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, 1960-2010'u kapsayan 50 yılda, tüm okyanuslarda oksijen seviyesi en az yüzde 2 düştü.
Dünyanın bazı bölgelerinde diğer yerlere göre oksijen seviyesinde çok daha keskin düşüşler kaydedildiğinin ifade edildiği araştırmada, oksijen hacminde en çok kaybın Kuzey Pasifik Okyanusu'nda, en büyük yüzde kaybının ise Kuzey Buz Denizi'nde görüldüğü belirtildi.
Araştırma ile, sulardaki oksijen fakirleşmesinin yüzde 15 oranında iklim değişikliğinden kaynaklandığını tespit edildi. Küresel ısınmanın bu durumu etkileyen önemli bir faktör olduğunu belirten uzmanlar, gazlı içecek kutusunun ısınmasıyla içeceğin gazını kaybetmesi gibi, ısınan suyun da oksijeni tutmakta zorlandığını söyledi.
Oksijenin suya yüzeyden girdiği, öte yandan su yüzeyi ısındıkça havadan alınan oksijenin alt tabakalara geçmesinin zorlaştığı kaydedildi.
Ayrıca araştırmada buzullardaki erimenin plankton miktarını arttırdığı, bu durumun daha fazla plankton parçalanması yoluyla oksijen seviyelerini düşürdüğü tespit edildi.
İklim değişikliği ve küresel ısınmanın, kutuplardaki buzulların erimesinin ötesinde sudaki oksijen oranlarını düşürerek okyanuslardaki yaşamı tehdit ettiği, dolaylı olarak da insan hayatı için risk oluşturduğu vurgulandı.
"Oksijen kaybı ekosistemde tam bir değişime neden olabilir"
Hong Kong Üniversitesi Deniz Bilimleri Enstitüsünden Profesör David Baker, her ne kadar oksijen seviyesindeki yüzde 2'lik düşüş küçük bir değişim gibi görünse de en az ya da hiç oksijene ihtiyaç duymayan bakteriler dışındaki diğer deniz canlılarının söz konusu durumdan etkilenmekte olduğunu söyledi.
Baker, "Kıyı sularında az miktarda oksijen kaybı eko sistemde tam bir değişime neden olabilir. Oksijen miktarındaki küçük değişiklik hiç arzu edilmeyen sonuçlar doğurabilir" ifadelerini kullandı.
Okyanuslardaki oksijenin eşit şekilde dağılım göstermediğini belirten Baker, yüzde 2'lik düşüşün tüm okyanuslardaki ortalamayı gösterdiğinin altını çizdi.
Ekipten Lothar Stramma da, "Bu süreç balıkçılık ve kıyı ekonomileri için ölümcül sonuçlar doğurabilir" uyarısında bulundu.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.