Kişisel ihtiraslarımızla memleket menfaatlerini birbirine karıştırdığımızda olan memlekete ve millete olur. Kendi ihtirasını düşünen memleketin menfaatini aklına bile getiremez. Eğer memleketin menfaati düşünülmüş olsa kimse ayrı gayrı nedir bilmez, en önemlisi de bu müşterek hedef milleti bütünleştirip birbirine kenetler. Nedir Türkiye’nin ihtiyacı? Kişisel hesaplarımızı bırakıp bunun peşine düşmeliyiz. Düşelim o halde:
*Toplumsal barış ve konsensüs kadar bu memleketin hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Elimizi ve avucumuzu birbirimize yumruk yapmaktan vazgeçersek düşmanı sevindirmemiş oluruz.
*Ayrıştırıcı değil, birleştirici bir dil kullanılmalıdır. Farklılıkların abartılmasına yol açabilecek derecede dikkatimizi başkaları ile kendimiz arasındaki birbirine benzemeyen noktalara odaklamamalıyız.
*Seçim söylemi hayatın her yanına dağılmayacak normal boyutlara indirgenmeli, siyasetin hayatımıza ve insanlık durumumuza hükmetmesine engel olunmalıdır.
*Adaleti tesis ve milletin bütününde adalete güven duygusunu yerleştirmek. Adaletin önemini insan adaletsizliğe ve haksızlığa uğradığı zaman daha net fark edip önemini kavrar. İnsanlar adaletin geç temin edilmesinden dolayı kendilerini birer mağdur konumuna yerleştirmeleri her zaman için ihtimal dâhilindedir.
*Türkiye’nin ihtiyacı kökleri ile ve değerleriyle halkın buluşup yeni bir eğitim-öğretim toparlaması yapması ile mümkündür.
*Türkiye’nin eğitilebilir bir topluma dönüşmesi büyük gerekliliktir. Özellikle öğrencilerin bugün eğitilebilirlik safhasına geri dönmesi şarttır. Toplumsal dikkat bozukluğu ve algı körlüğü eğitim kurumlarında eğitimin sahici başarı düzeyine ulaşmasını engellemektedir.
*Eski, yıpranmış ve yaralı bilinçleri yeni olanla ya da yeninin iyi ile birleşmesine vesile olacak orjinaliteyle onarmak lazımdır.
*Türkiye’de nüfus problemi, yoğun kalabalıktan dolayı şehirlerin kapasitesini ve kent insanının sabır ve ümidini örseleyip yok edecek boyuttadır.
*Türkiye’nin tersine göç projesini somut olarak gerçekleştirmesi acil olarak gerekli olup yerleşim yerlerinin asli hüviyetlerinden kopmaması için azami dikkat ve itine gösterilmelidir.
*Üzerindeki sis bulutlarını kaldırıp umut dolu ülkeye uyanmak için mutlaka kültür, dil ve din bakımından yozlaşmalara engel olunup yerine sahici ve beklemeye gelmeyen bir kültür inşa etmek gereklidir.
*Aile eğitimini alışıldık seyrinden kurtarıp zamanın ruhu ile uyumlu eğitimciler oluşturulmalıdır.
*Yorgun ve uykusuz lise kuşağına devlet eliyle dahi olsa gökyüzünün derinlikleri, denizin ahenkli sükûtu öğretmelidir.
*Türkiye’nin ihtiyacı çocukluğu korumak, gençliği kanalize etmek, yetişkinliği sürdürüp yaşlılığı sessize almakla bitebilecek bir şey değildir, asıl ihtiyaç, toplumun ihtiyacını kendi bireysel ihtiyacının üzerine taşımaktır.
*Yeryüzünde hangi dil, din ya da kültürden olursak olalım hepimizi birleştiren bir ana noktanın bulunduğunu yüksek sesle söylemektir.
*Türk halkının devlet mefhumuna inanması, milletle devletin iç içe birbirine bağlı kalarak seyrettiklerini teslim etmek önemlidir.
*Türkiye’nin ihtiyacı; düşünen, düşündüklerini yazabilen, tekrarlayabilen ve yaşayabilen bireylere sahip olmaktır
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.
Şimdi oturum açın, her yorumda isim ve e.posta yazma zahmetinden kurtulun. Oturum açmak için bir hesabınız yoksa, oluşturmak için buraya tıklayın.
Yorum yazarak Milli Gazete Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Milli Gazete hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Milli Gazete editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Milli Gazete değil haberi geçen ajanstır.